07 Ekim 2010

Ülkü Tamer



Şair, yazar ve gönlümüzdeki Gaziantep padişahı Ülkü Tamer, 28 Mayıs 2005 tarihli Radikal Cumartesi'nin 2. sayfasındaki yazısına şöyle başlar: 

"Yazı yoktu. Masallar, rivayetler dilden dile dolaşıyordu. Yazan elin yerinde anlatan dil, okuyan gözün yerinde dinleyen kulak vardı."

Sonraki paragrafta ise yazısına şöyle devam eder: 

"Kalemin yerini hiçbir şey tutamaz bence. Yeni yontulmuş bir kurşunkalem ya da ince uçlu bir dolmakalem alıp tertemiz bir kağıtla başbaşa kalmak gibisi var mı? O kalem bir aracı değildir sanki, sizin bir parçanızdır." 

1 yorum:

  1. O kalemi ders yili basinda yeni kirtasiye malzemelerine kavusmus bir ogrenci hevesiyle denemek,kagida dokunusunu,biraktigi izi,rengi ,ucun kayganligini ya da yavasligini deneyimlemek...Ne zevk! Yaziniz kotu bile olsa...

    YanıtlaSil