10 Nisan 2017

Enis Batur, Acı Bilgi, Bach




Enis Batur'un yaşayan en büyük deneme yazarımız olduğunu düşünüyorum.

Edebiyata, yazı sanatına ilgi duyan her yazıya meraklı insanın Enis Batur'un bir kitabını (şiir, deneme veya 'roman') okumasını öneririm. Romanları ise bir başkadır, kendisi roman üzerine çok düşünmüş, sıradan bir roman yazmak istememiş. Acı Bilgi de bildiğimiz romanlara benzemiyor, insanın ufkunu açan bir eser. Yıllar sonra yeniden bu kitaba döndüm. Acı Bilgi'nin bir yandan müzikle ilgili olması, müziğin etkilerini düşünüp taşınması çok güzeldir.

Enis Batur yıllar önce ele aldıkları konu ve yazım tarzı olarak benzemese de tıpkı Haruki Murakami gibi kışkırtıcı bir roman yazmış. Çünkü Murakami'nin eserlerinde insanı yazmaya çağıran bir gerilim bulunur, Enis Batur'un denemeleri, şiirleri ve romanları da öyledir. Enis Batur okuyan kişiler, sıradan bir okur olmaktan ziyade uyanık ve meraklı bir okur oluyor galiba. Bu açıdan önemli bir yazar. Okurunu yazmaya kışkırtan bir tarafı da var. 

Ne zaman Enis Batur'un bir denemesini okusam aklıma Umberto Eco veya Italo Calvino da geliyor. Bu yazarların Sağlam bir zeminden yükselen bakışları var. Üstelik Enis Batur bu blogun okurları gibi sadece yazıya değil, yazı araç gereçlerine de önem veren bir yazar. (Zaten 1978-80 arası çıkarttığı derginin adı da Yazı'dır.)

Acı Bilgi'yi yıllar önce okudum, kaçıncı baskıya geldiğini merak ediyordum. Meğer başka bir yayınevine geçmiş. Bendeki ise YKY baskısı.

Bu kitabı bir yerden bulur ve okumaya karar verirseniz Bach dinlemeyi unutmayın. 

Aşağıdaki alıntı kitabın giriş kısmından.

YAZI HAZIRLIĞI
"Ne olursa olsun, yazgısına boyun eğmişti orta yaşlı adam, odaya hızla yerleşmiş, yazı masasının üzerine eşyalarını, muayeneye eve gelen doktorların çantalarını açıp özenle araçlarını yanyana dizişlerini andıran bir titizlik, tuhaf kuralları olduğu apaçık gözüken özel, kişisel bir sıralama mantığıyla yerleştirilmişti. Kalemler (üç dolmakalem, bir kurşunkalem, bir kırmızı mürekkepli kalem), iki ufak defter, dört büyük defter, mürekkep kartuşları, çizgili kağıttan yapılma bir bloknot, kareli kağıttan iyice ufarak bir başka bloknot, sigara tablası..."

Enis Batur, Acı Bilgi Fugue Sanatı Üzerine Bir Roman Denemesi, İstanbul, YKY, 2000 (Not: Kitabın yeni baskısı Kırmızı Kedi'den çıktı.)

Ek okuma: Enis Batur, Bach'ın romanını yazdı



09 Nisan 2017

Bir Kalemi Dokuz Ayda Yapıyorlar

1 Nisan 2006, Milliyet Cumartesi

Bir kalemi dokuz ayda yapıyorlar

81 yıldır el yapımı özel kalemler üreten Omas Türkiye'de. Kalemlerinin fiyatları 140 avro ile 31 bin avro arasında değişen firmanın CEO'su Cristiano Pauia "Yılda 60-70 bin civarında kalem üretiyor, 20 model hazırlıyoruz" diyor

MELİS ALPHAN

1925'ten beri el işçiliğiyle üretim yapan İtalyan kalem firması Omas'ın ürünleri artık Türkiye'de satılmaya başlanıyor. Yunan mimarisinden esinlenerek yaratılan kalemler reçine, selüloit, ahşap, titanyum, gümüş ve altından yapılıyor. Dünyada seri üretim alıp başını giderken Omas hâlâ geleneksel yöntemlerle çalışıyor. Dünyanın en büyük lüks ürün perakendecisi Louis Vuitton Moet Hennessy'ye bağlı olan Omas'ın Türkiye genel distribütörü Arte Akmerkez, bu el yapımı kalemleri bundan böyle alıcılarıyla buluşturacak.Firmanın CEO'su Cristiano Pauia, Omas'ın tarihçesini ve koleksiyonlarını anlattı.

- Omas çok eski bir firma. Bugünlere nasıl geldi

Omas 1925'te mühendis Armondo Simoni tarafından mekanik bir atölye olarak kuruldu. O yıllarda Bolonya'da sürekli icatlar yapan çok sayıda kişi yaşıyordu. İşe Art İtaliana adı verilen modelle başladı. Hayranı olduğu antik Yunan sanatı ile İtalyan kültürünü birleştirdi. 12 kenarlı sütundan ve İtalyan yaratıcılığından esinlendi. İlki 1928'te yapılan bu kalem günümüzde de satılıyor. Omas ailesi hâlâ işin içinde. Şirket 2000'te LVMH'ye dahil oldu. Ailenin yola bu grupla devam etmesinin nedeni, LVMH'nin markaların tarihsel değerlerini muhafaza etme özelliği.

Tüm ürünleriniz el yapımı. Bunun özel bir nedeni var mı?
Bu bizim geleneğimiz. Giyim sektöründe nasıl terzi işi elbiseler ve hazır giyim varsa, bizim işimizde de aynı şey geçerli.

Bir kalemin yapımı ne kadar zaman alıyor?

Selüloit bir kalemin yapımı dokuz ay sürüyor. Sadece doğal maddeler kullanıyoruz. Selüloit ahşaptan yapılıyor. Kalem yapılırken selüloit bir sıvı içinde altı ay dinlendiriliyor, sonra sıkıştırılıp kesiliyor ve içine delikler açılıyor. İlk delik açıldıktan sonra 37 derecelik özel bir fırında üç hafta bekletiliyor. İkinci delik açılıyor ve üç hafta daha bekletiliyor.

En değerli kaleminiz hangisi?

Gaia adı verilen sınırlı sayıda üretilen serimizdeki kalemler. Altından yapılıyor ve değerli taşlarla süsleniyor. Bu taşları işlemek bir kişinin üç ayını alıyor. Tanesi 31 bin avroya satılan bu kalemlerden yılda 30 tane üretiliyor.

Ürünleriniz kaç ülkede satışa sunuluyor?

Dünyanın dört bir yanında 21 temsilciliğimiz var. İtalya'da 150 mağazada ürünlerimiz satılıyor.

TURUNCU KALEMLER POPÜLER 

Yılda kaç kalem üretiyorsunuz?

60-70 bin civarında. Dört koleksiyonumuz var. Toplamda 20 model hazırlıyoruz. Sınırlı sayıda üretilen kalemlerden oluşan seride bir-iki model yer alıyor.

Bugün kalem, saat gibi bir statü sembolü olarak nitelendirilebilir mi?
Biz erkeklerin kimliğimizi yansıtan sadece birkaç aksesuvarı var. Kol düğmesi, saat, kravat, çakmak, ayakkabı ve kalem. 140 avroluk dolmakalemlerin yer aldığı Bologna koleksiyonumuz 25-35 yaşları arasında, kariyerine yeni başlamış, dolmakalem kullanmaktan hoşlanan ancak bunun için fazla parayı gözden çıkaramayacak kişilere hitap ediyor. 30-45 yaşları arasındakiler Art Italiana'yı tercih edebilir. Bu model daha sofistike yöneticilere hitap ediyor. Üçgen şekilli 360 ise gençlere ya da modern çizgilerden hoşlananlara yönelik bir kalem. Elin şeklini alıyor, kullanımı rahat. Pazarın her kesimine hitap ettiğimiz söylenebilir.

Müşterileriniz arasında erkekler ağırlıkta herhalde.

Kadınlara yönelik tasarımlarımızın sayısını artırıyoruz. Turkuvaz, pembe, turuncu gibi renklerde kalemler üretiyoruz. Turuncu renkli kalemler çok popüler.

Türkiye'deki satışlar konusunda umutlu musunuz?

Evet. Önümüzdeki dönemde toplam 10-12 mağazada ürünlerimizin satılmasını planlıyoruz. 

Omas 360

"Her gün kullanırsanız sorun yaşamazsınız"

Dolmakalem nasıl kullanılmalı?

Lüks kalemin kapağını arkasına takmamanız gerek. Dolmakalem hassas olduğu için dikkatli kullanmalısınız. Her gün kullanırsanız sorun yaşamazsınız. İki hafta kullanmazsanız temizlemeniz gerekir çünkü mürekkep yoğun bir madde. Kalemin içinde kurur ve kalemin ucuna düzgün şekilde akmaz.

Kalem alırken neye dikkat etmek gerekir?

Kalemin ucu yumuşak olmalı. Dolmakalemle yazdığınızda kalemi hissetmemelisiniz, kağıt üzerinde akıp gitmeli. İyi uçlu bir dolmakalem elinizin uzantısı haline gelir ve eliniz yorulmadan saatlerce yazı yazabilirsiniz.

En çok satan kaleminiz hangisi?

360 (üçgen) kalem.  

Kaynak: http://www.milliyet.com.tr/bir-kalemi-dokuz-ayda-yapiyorlar/cumartesi/haberdetayarsiv/01.04.2006/151310/default.htm

Kalem Değil Mücevher

22 Şubat 2004, Milliyet Business


PARKER: 1888 de telgraf eğitmeni S. Parker, [George Safford Parker] öğrencilerinin kalemlerinin mürekkep akıtmasını şikayetleri üzerine Parker kalemleri geliştirdi. 

MONTBLANC: 1906 da kırtasiyeci Claus - Johannes Voss, banker Christian Lausen ve mühendis Wilhelm Dziambor tarafından kuruldu.

MONTEGRAPPA: Birinci Dünya Savaşı sırasında Elmo markası ile üretimi yapılan bu kalemler çok geçmeden İtalya'nın Grappa dağından esinlenerek Montegrappa ismini aldı. Kalemlerin en büyük özelliği ise üretimlerinde mücevher tekniklerinin kullanılması.

WATERMAN: 1884'te Lewis Edson Waterman tarafından tasarlanan ilk gelişmiş dolmakalem, bugün de Amerika'nın en prestijli kalem markaları arasında.

ST DUPONT: 1872 yılında deri cüzdan üretimiyle işe başlayan St. Dupont ilk kalem üretimini 1976 yılında yaptı.

CROSS: Amerika ve İrlanda'da üretiliyor. Ömür boyu garantili özel yapım bu kalemlerinin Türkiye distribütörü Scrikss Maden ve Plastik Sanayii.